Bal deyince akla ilk gelen yerlerden biri olan Şemdinli'de, arıcılar her yıl tonlarca bal üretimi yapıyor. Şemdinli ilçesi, ayrıca yaz aylarında Türkiye'nin değişik illerinden gelen arıcılara da ev sahipliği yapıyor.

Yüzyıllar boyunca Osmanlı saray mutfağının da vazgeçilmezi olan Şemdinli balını, bu kadar özel kılan şey yüksek dağlarda yetişen yüzlerce çeşit çiçek ve otun aromasından geliyor.

Hakkari Şemdinli’de ilk bal dükkanını açan ve 48 yıldır bal üretimini ve satışını gerçekleştiren evli ve 5 çocuk babası Lezgin Balcı, "Şemdinli balını özel kılan yüksek rakımlarda yetişen envai çeşit çiçekten alınan polen ve otların karışımından oluşmasıdır. Çünkü Bizim dağlardaki çiçeklerin kendine has bir kokusu, bir aroması var,  insan yaylaya veya dağlara çıktığında çiçeklerin kokusu o kadar yoğun gelir ki insanın nefesini keser, insanı mest eder. İşte Şemdinli balını bu kadar lezzetli ve değerli kılan da budur" dedi.

12 yaşından beridir bu işin içinde olduğunu ve bir sürü hileli balın piyasa da olduğunu insanların bal alırken kokusuna ve tadına dikkat etmesi gerektiğini söyleyen Balcı, “Gerçek bal donar, bir de gerçek bal tadından ve kokusundan belli olur.  Balın kendine özgü bir tadı, aroması ve kokusu vardır. Yediğin de direk fark edersin, hakiki olup olmadığını. Biz gerçek ve hakiki Şemdinli balı üretiyoruz. Kendi arılarımız var, onların ürettiği çiçek balını satıyoruz.  Hakiki Şemdinli balı lezzet bakımından anzer balından bile üstündür.  Çünkü Şemdinli balı yüksek rakımlarda binlerce çeşit çiçeğin olduğu bir yerde ve şehirden uzak tamamen doğal bir ortamda üretiliyor. Ayrıca Şemdinli balı çok sağlıklıdır.  Çünkü polen harika bir besindir. Birçok proteini içinde barındırır. O yüzden bal tam bir şifa deposudur.  Doğrudan kana karışır, kansızlığa iyi gelir, sindirimi düzenler, soğuk su ile tüketildiğinde kabızlığı önler, çocuk gelişimini hızlandırır, kanı temizler, akciğere şifadır, tansiyonu düşürür, mikrop öldürücüdür. Yani kısacası 70 derde devadır bal” şeklinde konuştu

GEZGİN ARICILIKTAN YERLEŞİK ARICILIĞA

 Eskiden kışların çok sert geçtiğini bu yüzden Şemdinli arıcılarının hepsinin gezgin olduğunu söyleyen Balcı, "Şemdinli’de kışlar çok sert geçtiği için, kışı Marmaris’te geçiriyorduk.  Çam balından faydalanıyorduk. Nisan ayında Çukurova bölgesinde narenciyeden faydalanıyorduk. Mayıs ayında ise Diyarbakır’a geçiyorduk. Haziranda Şemdinli’ye geri dönüyorduk.  Daha sonra bundan vazgeçtik o zamandan beridir kışlatma için Derecik ve Gelişen yörelerini kullanıyoruz” dedi.

48 yıllık balcı Lezgin Balcı son olarak, 'Şemdinli'ye yolunuz düşerse bu harika balı tatmadan gitmeyin' diyor..

Muhabir: NİRGÜL UYSAL