Gazze'deki Filistin Sağlık Bakanlığı Sözcüsü Eşref el-Kudra, yaptığı yazılı açıklamada, Gazze kentindeki Şifa Hastanesinde yetersiz beslenme ve susuzluk nedeniyle 15 yaşındaki bir çocuğun hayatını kaybettiğini belirtti.

Kudra, Gazze'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya'da bulunan Kemal Advan Hastanesinde de yetersiz beslenme ve susuzluk nedeniyle 72 yaşında bir Filistinlinin yaşamını yitirdiğini aktararak Gazze Şeridi'nde yetersiz beslenme ve susuzluk sebebiyle ölenlerin sayısının 20'ye yükseldiğini kaydetti.

Yetersiz beslenme ve dehidrasyondan kaynaklı ölümlerin sayısının yalnızca hastanelere ulaşanları yansıttığını belirten Kudra, "Onlarca kişinin hastanelere ulaşamadan açlıktan sessizce öldüğünü tahmin ediyoruz." ifadelerini kullandı.

İsrail Gazze'yi kıtlığa sürüklüyor

Birleşmiş Milletler, İsrail'in yoğun saldırısı altındaki Gazze Şeridi'nde 2,2 milyon kişinin kıtlık tehlikesiyle karşı karşıya olduğu uyarısında bulunmuştu.

BM'ye göre, Gazze'de 378 bin kişi Entegre Gıda Güvenliği Aşama Sınıflandırması (IPC) ölçeğine göre "felaket" olarak adlandırılan 5. seviye, 939 bin kişi de "acil durum" olarak bilinen 4. seviye açlıkla karşı karşıya bulunuyor.

Özellikle Gazze'nin kuzeyinde yaşayan Filistinlilerin un bulamadıkları için hayvan yemlerini öğütmeye başladığı bildiriliyor.

İsrail'in 152 gündür saldırılarını sürdürdüğü Gazze'de can kaybı 30 bin 717'ye çıktı

Gazze'deki Filistin Sağlık Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, İsrail'in 152 gündür sürdürdüğü saldırılara ilişkin bilgi verildi.

İsrail ordusunun son 24 saatte 86 Filistinliyi öldürdüğü belirtilen açıklamada, toplam can kaybının 30 bin 717'ye yükseldiği aktarıldı.

Son saldırılarda 113 Filistinlinin yaralanmasıyla toplam yaralı sayısının 72 bin 156'ya çıktığı kaydedildi.

İsrail güçlerinin, Han Yunus ve Gazze'nin kuzeyinde bugüne kadar 348 sağlık personelini öldürdüğü, 269 sağlık personelini de alıkoyduğu kaydedildi.

Açıklamada ayrıca İsrail'in Gazze'de son 24 saatte "9 katliam" gerçekleştirdiği, enkaz altında ve yol kenarlarında hâlâ ölülerin bulunduğu ancak İsrail güçlerinin engellemesi nedeniyle sağlık ekipleri ile sivil savunma görevlilerinin cenazelere ulaşamadığı vurgulandı.

Gazze’de bir BM çalışanı öldürüldü Gazze’de bir BM çalışanı öldürüldü

İsrail'in Batı Şeria'daki askeri noktaları Filistinliler için hayatı çekilmez hale getiriyor

İsrail'in işgal altındaki Batı Şeria'daki Filistin beldelerini kuşatma altına alması ve aralarına "kontrol noktaları" kurması, bölgede bir yerlere gitmeye çalışanlar için gündelik hayatı çileye çeviriyor. 

Doğu Kudüs ve Batı Şeria'yı 1967'den bugüne işgal altında tutan İsrail, Batı Şeria'yı "askeri uygulamalarla" yönetiyor. Filistinliler, Batı Şeria içinde de İsrail'in kurduğu kontrol noktalarından geçerek işlerine ve evlerine ulaşıyor. Gazze Şeridi’nden 7 Ekim 2023'te düzenlenen saldırılar ve İsrail'in o günden bu yana bölgeye bombardımanı gerilimi daha da tırmandırdı.

İsrail, bu dönemde Batı Şeria'daki askeri ve işgal uygulamalarını giderek katılaştırdı. Filistin beldelerinin giriş çıkışlarındaki noktaları beton bloklar, demir bariyerler veya iş makineleriyle yığdığı toprakla kapatan İsrail ordusu, şehir ve belde gibi büyük yerleşim alanlarının da çıkışlarına askeri noktalar kurdu.

Batı Şeria'da yaklaşık 3 milyon Filistinli, İsrail'in işgali altında

İşgal altındaki Batı Şeria geneline yayılmış yasa dışı Yahudi yerleşim birimleri ve kaçak yerleşim yerlerinde yaklaşık 500 bin yerleşimci İsrail kanunlarının koruması altında yaşıyor.

İsrail'in işgal uygulamaları altındaki 3 milyon Filistinli, bölgede seyahat etmek istediğinde, silahlı asker ve silahlı özel güvenlik güçlerinin beklediği 200 kadar kontrol noktasından geçmek zorunda kalıyor.

Bunun dışında İsrail askerleri, Filistinlilere ait köy, kasaba, belde ve şehirlerin giriş çıkışlarına da istedikleri zaman kontrol noktası kurabiliyor.

Şoförler saatlerini kontrol noktası kuyruğunda geçiriyor

İşgal altındaki Batı Şeria'da yaşayan Filistinlilerin otomobilleri, beyaz ve sarı plakalarla ayrışıyor.

İsrail'e kayıtlı araçlar sarı plaka, Filistin yönetimine kayıtlı araçlar ise beyaz plaka kullanıyor. İşgal altındaki Batı Şeria'da Filistin yönetimine kayıtlı beyaz plakalı araçlar kontrol noktalarında daha uzun tutuluyor. Batı Şeria'daki yasa dışı Yahudi yerleşim yerlerinde yaşayan Yahudi yerleşimcilerin kullandığı yolları kullanmak isteyen Filistinli şoförler, İsrail askerlerinin kurduğu kontrol noktalarında saatlerce beklemek zorunda kalıyor.

İsrail Gazze'yi kıtlığa sürüklüyor

BM, İsrail'in yoğun saldırısı altındaki Gazze Şeridi'nde 2,2 milyon kişinin kıtlık tehlikesiyle karşı karşıya olduğu uyarısında bulunmuştu.

BM'ye göre, Gazze'de 378 bin kişi Entegre Gıda Güvenliği Aşama Sınıflandırması (IPC) ölçeğine göre "felaket" olarak adlandırılan 5. seviye, 939 bin kişi de "acil durum" olarak bilinen 4. seviye açlıkla karşı karşıya bulunuyor.

Özellikle Gazze'nin kuzeyinde yaşayan Filistinlilerin un bulamadıkları için hayvan yemlerini öğütmeye başladığı bildiriliyor.

İsrail yaklaşık 5 aydır yıkıcı saldırılarını sürdürdüğü Gazze Şeridi'ne yardım girişini engelleyerek bölgede büyük bir "insani felakete" neden olurken, İsrail'in "aç bırakma politikası" şu ana kadar en küçüğü 14 günlük bebek olmak üzere 16 çocuğun ölümüne yol açtı.

İsrail güçleri 7 Ekim'den bu yana Batı Şeria'da 7 bin 450 kişiyi gözaltına aldı

Filistin Esirler Cemiyeti ile Filistin Kurtuluş Örgütüne bağlı Esirler ve Serbest Bırakılanlar Heyetinin ortak açıklamasında, 7 Ekim'den bu yana gerçekleşen gözaltılara ilişkin son bilgiler paylaşıldı.

Açıklamada İsrail güçlerinin, son 24 saatte Batı Şeria'nın El Halil, Beytüllahim, Ramallah, Tulkerim ve Kalkilya kentlerinde en az 25 Filistinliyi gözaltına aldığı aktarıldı.

Son gözaltılarla beraber 7 Ekim'den bu yana gözaltına alınan Filistinlilerin sayısı 7 bin 450 oldu.

İsrail ordusunun Gazze Şeridi'ne saldırı başlattığı 7 Ekim 2023'ten bu yana, işgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te de Filistinlilere yönelik gözaltı, baskın ve saldırılarda artış yaşanıyor. 

Filistin: İsrail, Gazze'ye yardımların karadan girişini engelleyerek işgali sağlamlaştırmayı hedefliyor

Filistin Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, İsrail'in saldırı ve ablukasını sürdürdüğü Gazze Şeridi'ne insani yardım girişini engellemesi kınandı.

İsrail'den insani yardımların girişi için Gazze Şeridi'yle olan sınır kapılarını açması talebinde bulunulan açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

"İsrail, Gazze'ye yardımların ulaşımı için denizden onay verme ve karadan girişleri engellemeye odaklanmış görülüyor. İsrail, bu şekilde işgali sağlamlaştırmanın yanı sıra Batı Şeria ile Gazze Şeridi'ni birbirinden ayırmayı ve halkımızı tehcir etmeyi hedefliyor."

İsrail'in Kanal 13 televizyonunda yer alan haberde, Körfez ülkelerinden Gazze'ye deniz yoluyla insani yardım gönderilmesinin planlandığı belirtilmişti.

ABD, Gazze'ye yardım ulaştırılması için deniz koridoru üzerinde çalıştığını belirtti 

ABD, İsrail'in saldırıları altındaki Gazze Şeridi'ne insani yardım ulaştırılması amacıyla deniz koridoru açmak için çalıştıklarını belirtti.

Beyaz Saray Ulusal Güvenlik İletişim Danışmanı John Kirby, basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Kirby, Gazze'ye yardım ulaştırmak için deniz dahil başka yolları da araştırdıklarını ifade ederek "Yardımı deniz yoluyla taşımak için hem askeri hem de ticari seçenekleri inceliyoruz." dedi.

Kıbrıs'ın da potansiyel olarak deniz koridorunun parçası olarak kullanılabileceğini kaydeden Kirby, ancak gönderilen yardımların karaya çıkarılması ve tırlarla taşınması gerektiğinden bunları ulaştırmanın en iyi yolunun kara olduğunu vurguladı.

"Gazze'ye asker gönderme planımız yok"

ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) Sözcüsü Pat Ryder da basın mensuplarına, deniz yoluyla Gazze'ye yardım gönderilme ihtimaline ilişkin açıklama yaptı.

Ryder, ABD'nin ortaklarıyla koordinasyon içinde Gazze'ye insani yardımların ulaştırılması için deniz koridoru, potansiyel ticari ve sözleşmeli seçenekler dahil bazı seçenekleri gözden geçirdiğini söyledi.

Sözcü Ryder ayrıca insani yardım misyonlarını desteklemek üzere Gazze Şeridi'ne asker gönderme gibi planlarının da olmadığını ifade etti.

İsrail, başta kuzey olmak üzere Gazze'ye karadan yardım girişlerini engelliyor. Bu nedenle Ürdün'ün yanı sıra Mısır ve bazı ülkeler de Gazze'ye havadan insani yardım ulaştırmıştı.

ABD, 2 Mart'ta Ürdün Kraliyet Hava Kuvvetleri ile Gazze’ye havadan 38 bin öğünlük gıda içeren insani yardım attığını duyurmuştu.

Dünya Sağlık Örgütü: Gazze'de bombardımandan kurtulan çocuklar kıtlıktan hayatını kaybedebilir

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, Gazze'de bombardımandan kurtulan çocukların açlık nedeniyle hayatını kaybedebileceğini söyledi.

Ghebreyesus, X sosyal medya platformundan Gazze'de yaşanan açlık ve çocukların bu sebeple yaşamını yitirmesine ilişkin paylaşımda bulundu.

"Gazze'de bombardımandan kurtulan çocuklar kıtlık nedeniyle hayatını kaybedebilir." ifadesini kullanan Ghebreyesus, Gazze'de daha fazla insani yardımın ulaştırılmasına izin verilmesi çağrısı yaptı.

"Gazze'ye giren insani yardım tamamen yetersiz"

Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, İsrail'in eylemlerinin Gazze'yi yaşanabilir olmaktan çıkarmayı hedeflediği izlenimi verdiğini belirtti.

Borrell, Gazze'deki insani durumla ilgili blog yazısı paylaştı.

"İsrail Silahlı Kuvvetleri açıkça sivilleri ve sivil altyapıyı korumada başarısız oluyor ve Gazze'ye giren insani yardım tamamen yetersiz." ifadesini kullanan Borrell, Gazze genelinde sivil altyapının harap edilmiş durumda olduğunu vurguladı.

Kaynak: AA