HAKKARİ – Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (Van YYÜ) akademisyenleri tarafından yürütülen saha çalışmaları, Hakkari’nin de içinde bulunduğu bölgede önemli fay hatlarının aktif olduğunu ortaya koydu.
Uzmanlar, yapılan incelemeler sonucunda bu fayların gelecekte ciddi deprem riski taşıdığı konusunda uyarılarda bulundu. Hakkari’nin Yüksekova ve Şemdinli ilçelerinde deprem üretme potansiyeli yüksek iki aktif fay hattı tespit edildi. ,
Uzmanlar, Yüksekova’nın zemin yapısının depreme dayanım açısından oldukça zayıf olduğunu belirterek, bölge için ciddi risk uyarısında bulundu.
Van YYÜ, Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü (MTA), AFAD ve Belediyeler Birliği iş birliğinde iki yıl önce başlatılan “Türkiye Diri Faylarının Paleosismolojik Özelliklerinin Belirlenmesi: Yüksekova-Şemdinli Fay Zonu, Başkale, Erciş ve Tutak Fayı Projesi” tamamlandı. TÜBİTAK’ın 8,5 milyon liralık desteğiyle yürütülen proje kapsamında Van, Hakkari ve Ağrı’daki beş aktif fayda saha çalışmaları gerçekleştirildi.
Araştırma ekibinde Van YYÜ Afet Yönetimi ve Deprem Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Azad Sağlam Selçuk, Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Levent Selçuk ve Acil Durum ve Afet Yönetimi Bölümü’nden Dr. Öğr. Üyesi Sacit Mutlu gibi akademisyenler yer aldı.
Uzman ekip, Yüksekova ve Şemdinli’de 30 metre uzunluğunda, 3 metre genişliğinde ve 4 metre derinliğinde hendekler açarak eski deprem izlerini ortaya çıkardı.
Araştırmalarına ilişkin Anadolu Ajansı'na açıklamalarda bulunan Dr. Öğr. Üyesi Sacit Mutlu, yaptıkları kazı çalışmaları sonucunda Yüksekova ve Şemdinli fay hatlarının bugüne kadar tarihsel kayıtlarda büyük bir deprem üretmemiş olmasına rağmen, jeolojik olarak tehlikeli bir enerji biriktirdiğini vurguladı.
“Şu an ciddi derecede risk teşkil edecek faylardan biri Yüksekova ve Şemdinli fayıdır. Bu bölgede tarihsel ya da aletsel dönemde kayda geçen yıkıcı bir deprem yok. Ancak kazı çalışmalarında geçmişe ait deprem izlerini net biçimde gördük. Bu durum, bölgenin sismik boşluk olarak değerlendirildiğini gösteriyor.”
Mutlu, Yüksekova’nın zemin yapısının depreme dayanım açısından oldukça zayıf olduğunu, olası bir depremin büyük yıkıma neden olabileceğini söyledi.
Proje kapsamında elde edilen verilerin TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi’ne gönderildiğini belirten Mutlu, sonuçların kalibrasyon aşamasında olduğunu ifade etti.
“Hazırladığımız veriler sadece akademik bir çalışma olarak kalmayacak. Elde ettiğimiz tüm bulgular, AFAD, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlükleri ve belediyelerle paylaşılacak. Bu haritalar, bölgedeki imar planlarında ve yapılaşmada kullanılacak.”
Mutlu ayrıca, afet bilincinin anaokulundan üniversiteye kadar öğretilmesi gerektiğini, öğrencilere bu bilinci kazandırmak için derslerde saha sonuçlarını anlattıklarını söyledi.
