11 Kasım'da mahkemeye iletilen iddianamede İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne (İBB) yönelik yürütülen soruşturmada görevden uzaklaştırılan belediye başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında 2430 yıla kadar hapis cezası isteniyor.

CHP'nin 14 Kasım'da basına ilettiği yazılı bilgi notuna göre parti, tanık ifadelerinin kopyalanıp farklı tanıkların beyanı gibi iddianameye yerleştirildiği ve bunun "somut bulgularla kanıtlandığı" söylüyor.

Parti, buna dayanarak soruşturma dosyasında kullanılan gizli tanık beyanlarının manipüle edildiğini savunuyor.

HSK'ya iletilen şikayet dilekçesinde, 19 Mart 2025'te gözaltına alınanlara yöneltilen soruların, "Gizli Tanık Meşe'nin 17 Mart tarihli ifadesi"ne dayandığı ancak aynı cümlelerin, aynı anlatımların ve aynı kelime sıralarının iddianamede 'Gizli Tanık İlke'nin 18 Kasım 2024 tarihli ifadesi" olarak yer aldığı belirtiliyor.

Parti, iddianameyi hazırlayan savcılar hakkında adli ve idari soruşturma açılması talebinde bulunulduğunu açıkladı.

CHP bugüne kadar iddianamenin siyasi olduğunu savundu.

Ekrem İmamoğlu iddianamenin açıklanması sonrası ilk değerlendirmede, "CHP'nin hedef alındığını" söyledi.

İmamoğlu X paylaşımında, "Yazdığınız iddianame; İnsanları tehdit ederek, rehin alarak, baskıyla iftiraya zorlayarak, kuyruk kuyruğa dizip bağladığınız yalanlardan ibarettir" ifadelerini kullanıyor.

Ekrem İmamoğlu duruşmaların TRT'den canlı yayınlanması çağrısı da yaptı ve "Duruşmayı canlı yayınlayın, herkes yalanlarınızı, iftiralarınızı görsün" dedi.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, 11 Kasım'da iddianameyi "darbecilerin siyasete yönelik muhtırası" olarak değerlendirdi.

Özel 12 Kasım'da Ekrem İmamoğlu'nu tutuklu bulunduğu Silivri'deki cezaevinde ziyaret ettikten sonra da iddianame için konuştu.

İmamoğlu'nun özel kalem müdürü Kadriye Kasapoğlu, avukatı Mehmet Pehlivan ile şoförler Sabri Caner Kırca ve Kadir Öztürk gibi bazı kişilerin yalnızca tanık ifadeleriyle tutuklu olduğunu savundu. Başsavcı Gürlek'in "2 Eylül'de, delilsiz kimsenin tutuklu olmadığını" söylediğini hatırlattı.

Özel, iddianamedeki bazı deliller için itirafçıları işaret etti ve "iftiracı o suçu işlemiş yakalandım diye başkasına [suç] atıyor" iddiasında bulundu.

Özgür Özel duruşmaların canlı yayınlanması için bir yasal düzenleme beklediklerini de söyledi ve iddianame için "hukuki zemini sıfır, siyasi zemini 1500" dedi.

Yargıtay bildirimi için ne yorum yapılıyor?

CHP lideri Özgür Özel, başsavcılığın Yargıtay'a bildirisi için de "tarihe kaydoldu" dedi.

İddianamede Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na, 68 v 69. maddeler üzerinden iddiaların değerlendirilmesi çağrısı yapılıyordu.

Anayasa'nın 69. maddesi özetle siyasi partilerin kapatılma nedenlerini ve bu süreci düzenliyor.

Yİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu da iddianamenin bu bölümüne değindi ve "Cumhuriyet Halk Partisi butlan krizinden yeni çıktı, bugün de yeni bir krize sürüklenmeleri istemeleri onlar açısından doğaldır" dedi.

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu da grup toplantısında "Hem bu bildirimi yapıp hem de 'Kapama istemedik' diyerek bu milletin aklıyla bizlerin aklıyla dalga mı geçiyorsun?" diyerek başsavcılığı eleştirdi.

Başsavcılık, "mali usulsüzlüklerinin tespit edilmesi üzerine kanuni zorunluluk gereği" Yargıtay'a bildirimde bulunulduğunu savunuyor.

İddianamede İmamoğlu hakkında "örgütün kurucusu ve lideri" ifadeleri kullanılıyor ve siyasetçiye "suç örgütü kurma", "suç örgütü yönetme", "rüşvet alma", "rüşvet verme", "kamu kurum ve kuruluşları zararına dolandırıcılık" "ihaleye fesat karıştırma" gibi suçlamalar yöneltiliyor.

Savcılık süreçte "örgütün ahtapotun kolları gibi geliştiğini" iddia ediyor.

HP Parti Sözcüsü Deniz Yücel, 12 Kasım'da yaptığı basın toplantısında "ahtopotun kolları" ifadesi ve benzerlerinin iddianamenin "CHP'nin kurumsal kimliğini ve tüzel kişiliğini hedef alan siyasi bir metin olduğunu" gösterdiğini savundu.

Yücel belediye soruşturması ile ilgili "ahtapot" ifadesini Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da daha önce "birçok kez" kullandığını hatırlattı.

Yücel, iddianamede somut delillerden ziyade "duydum", "duyduğum kadarıyla" gibi ifadeler olduğunu söyledi.

Erdoğan: Bahçeli'ye canıgönülden teşekkür ediyorum
Erdoğan: Bahçeli'ye canıgönülden teşekkür ediyorum
İçeriği Görüntüle

Ayrıca suçlamalarda 15 gizli tanığa atıfta bulunulduğuna dikkat çekti.

CHP bilgi işlem sorumlusunun da tutuklanmasına işaret eden Sözcü Yücel, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ni suçlamak için "gerekçe yaratılmaya çalışıldığını görüyoruz" yorumunu yaptı.

CHP Sözcüsü, 3900 sayfalık iddianameyi inceledikçe değerlendirmelerini paylaşacaklarını söyledi.

Yücel, İmmaoğlu ve diğer sanıklar için tutuksuz yargılama çağrısı yaptı.

İmamoğlu iddiaları reddediyor. Soruşturmanın siyasi olduğunu savunuyor.

HP Genel Başkan Yardımcısı Gül Çiftçi de iddianamenin "gayrı ciddi bir şekilde hazırlandığını" söylemiş ve "çok sayıda çelişki" olduğuyorumunu yapmıştı. Çiftçi "Elle tutulur, gözle görülür bir şey yok" demişti.

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş "Şahsen pek çok dava dosyası gördüm ama bazı belediyecilik faaliyetlerinin suç unsuru sayıldığı bir iddianameye ilk kez rastlıyorum" ifadeleriyle iddianameye tepki göstermişti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, iddianame ile ilgili direkt bir açıklama yapmadı.

Ancak iddianamenin yayımlandığı saatlerde katıldığı bir etkinlikte yaptığı konuşmada muhalefet belediyelerine ilişkin sert eleştirilerde bulundu.

Erdoğan, "Muhalefetin yönettiği şehirlerde... ihmal, vizyonsuzluk şehirlerimizin kaderi olmuştur" dedi.

Cumhurbaşkanı "Yöneticisi olduğu belediyeyi arpalık gören zihniyet şehirlerimizin çoraklaşmasına göz yumuyor. Ne kadar çok yol yaparsak trafik sıkışır diyenlerin elinde şehirlerimiz fetret dönemi yaşıyor" ifadesini kullandı.

Dava canlı yayınlanabilir mi?

CHP, İBB soruşturmasının ilk günlerinde davanın canlı yayınlanması çağrısında bulundu.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, bu fikri destekledi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, davanın TRT'de canlı yayımlanmasına yönelik, "Sayın [Devlet] Bahçeli böyle bir şey kullandıysa bana göre gayet güzel bir takdirdir. Hayırlı olur, inşallah diyelim" diye konuşmuştu.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, TRT'nin davanın "tamamını" yayınlaması gerektiğini savunuyor.

Muhabir: Gülsüm ÇİFTÇİ