Evdîşo stranın hikâyesi Geliyê Tiyarê (Tiyar vadisi) bölgesinde geçiyor. Bu bölge Hakkari , Yüksekova , Çukurca üçgeninin ortasında, Cîlo dağları silsilesinin güneyinde 55-60 kilometrelik derin bir vadidir. Vadi cennetin dünyaya bıraktığı parçası olarak bilinir. Başından sonuna kadar bir köy gibi görünse de, Şortê, Tîyar, Gise, Berîç, Hêşet, Zawîte, Tuxub, Mezrê, Güzereş, Xan ve Pîrî Tovê köylerinden oluşuyor. Yöreye has pirinçten tutun, incir, nar, susam, dut ve cevize kadar her türlü meyve ve sebze mahsulünün bulunduğu bir vadi. Bu mahsuller ihraç edilecek miktarlarda olmasa bile kendilerine ve komşularına yetecek miktarlardadır. Zap vadisinin tamamında olduğu gibi bu bölgede de ipek böceği üretimi yapılmış. Ve üretilen ipeklerle de ünlü gümüş simli Tiyar kesrevanı dokunmuş.
Evdîşo’nun hikâyesi
Osmanlı döneminde Tiyarê birçok farklı inancın yaşadığı bir bölge, Evdîşo ise Asûrî bir lider, Tiyarê vadisinde yaşayan halklardan. Bağlı olduğu aşiret ile Kürt aşiretleri arasında çatışmalar yaşanır. Bu saldırılar sonucunda Kürt aşiretler tarafından talan edilirler. Bu olaylar tarihte defalarca yaşanmış olup güncelde de hala yaşanan sorunların başında gelmektedir. Birçok savaş yaşanır, her iki taraftan da insan ölümleri gerçekleşir. Evdîşo, bu savaşlarda büyük bir yiğitlik sergiler. Kürtler de bu savaş ve Evdîşo’nun kahramanlığı üzerine bir şarkı yaparlar. Bu şarkıda da bu olay anlatılır.”