HAKKARİ – Hakkari Valisi Ali Çelik, görevdeki iki yılı aşkın süreci değerlendirirken; güvenlikten ekonomiye, eğitimden ulaşıma, işsizlikten istihdama, turizmden madenciliğe kadar pek çok başlıkta dikkat çeken açıklamalarda bulundu.
Hakkari İl Sesi Gazetesi’nden Zeki Dara ve Hikmet Temeş’e konuşan Vali Çelik, Hakkari’nin artık huzurun ve güvenin şehri olarak anılması gerektiğini vurguladı; önümüzdeki yıllara ilişkin yol haritasını da net ifadelerle ortaya koydu.

İşte Vali Çelik’in kent gündemine dair yaptığı açıklamalar:
Hakkari’ye vali olarak atanmanızın üzerinden iki yıl geçti. Bu süreyi nasıl değerlendirirsiniz?
2025 yılını tamamladığımız, 2026’ya doğru yol aldığımız bir süreçteyiz. 2025 yılında yaşanan olumsuzlukların ve eksiklerin inşallah 2026’da tekrar etmemesini temenni ediyoruz. 2026 yılı; Hakkari’miz, ülkemiz ve tüm insanlık için güzelliklerle dolu bir yıl olur inşallah. Rabbim afetlerden, belalardan, musibetlerden şehrimizi, ülkemizi ve insanlığı muhafaza etsin.
Yıl sonları bir muhasebe zamanıdır. İnsan hem kendi hayatını hem de yaptığı işleri gözden geçirir. Buna bazen yıl sonu bilançosu, bazen hesap çıkarma, bazen de gün sonu Z raporu denir. Tüm yılın muhasebesini yapmak için önemli bir fırsattır.
Yaklaşık 2 yıl 3 aylık bir görev sürem oldu Hakkari’de. Bu zaman dilimi bir yönüyle çok hızlı geçti, sanki iki gün gibi geçti. Hakkari’de olmak, Hakkari’nin sorunlarının çözümüne katkı sunmak benim için ciddi anlamda mutluluk verici.
Hakkari’nin onlarca yılın getirdiği temel sorun alanları var. Bunların başında terör geliyor. Yarattığı komplikasyonlar ve geride bıraktığı izler hem bireysel hem de toplumsal anlamda ciddi travmalar oluşturdu. Ancak son konjonktürde huzurun, güzelliğin ve birlikte yaşama kültürünün güçlendiği bir Hakkari’den söz edebiliyoruz.
Devletin de bireyin de önceliği can ve mal güvenliğidir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarında da belirtildiği gibi en üst norm yaşam hakkıdır. Bu nedenle Hakkari’de yoğun bir mesaiyle güvenlik ve huzur alanında çalışıyoruz.
Hakkari zor bir coğrafya. Yüzde 89’u dağlarla kaplı, kış şartlarının ağır geçtiği bir il. Bu şartlarda iki yıl boyunca geceyi 24 saat, haftayı 7 gün değil 8 gün yaparak çalıştık.
Hakkari’nin bir zaman kaybı var. Önümüzde gidilmesi gereken çok yol var. Bu nedenle herkesin gayretini bir kat artırması gerekiyor.

Hakkari için öncelikli hedefleriniz nelerdir?
Hakkari’nin ana sorun başlıkları belli. Terörün oluşturduğu komplikasyonlardan hızlı şekilde arınmak gerekiyor. Geçmişte doktor atamalarında ciddi istifalar yaşanıyordu. Bugün bu sayı bir–ikiye kadar düşmüş durumda. Bu tablo, algının değiştiğini açıkça gösteriyor.
En büyük sorun işsizliktir. İstihdam imkânlarının artırılması gerekiyor. Devlet artık fabrika kuran değil; düzenleyici, denetleyici ve altyapı hazırlayan bir roldedir. Yatırımcıyı teşvik eder, ortamı hazırlar.
İki yıl içinde 44’e yakın spor kompleksi ve spor tesisi yatırımını hayata geçirdik. “Fabrika yapsaydınız” şeklinde eleştiriler geliyor ancak devletin görev tanımı bu değildir. Devlet organize sanayi bölgeleri kurar, altyapıyı hazırlar. Bu kapsamda Yüksekova’da yaklaşık 1 milyon metrekarelik alan organize sanayi bölgesi olarak ilan edildi.
Temel hedefimiz Hakkari’nin “güven ve huzurun şehri” algısını kalıcı hâle getirmektir. Eleştiriler elbette var ancak odak noktamız bu gerçekliği güçlendirmektir.
Hakkarili ve dışarıdan gelecek iş insanlarına çağrınız var mı?
Cumhurbaşkanı Yardımcımız Sayın Cevdet Yılmaz’ın da ifade ettiği gibi; üretim, istihdam ve proje ile gelen her yatırımcıya her türlü destek verilecektir.
İŞKUR üzerinden yürütülen İUP programlarıyla Hakkari’ye yüksek kotalar tanındı. İşsizlik oranı TÜİK verilerine göre yüzde 24 seviyelerinden yüzde 17,8’e geriledi. Ancak bu istihdamın kalıcı olması için OSB’lerin ve 6. Bölge yatırım teşviklerinin etkin kullanılması gerekiyor.
Artık şehirler birbiriyle rekabet ediyor. Hakkari’nin hem imaj hem de gerçeklik açısından kendini doğru konumlandırması büyük önem taşıyor.
Hakkari’nin marka şehir olmasının önünde engel var mı?
İki ülkeye sınır olmak önemli bir avantajdır. Ancak bu avantajın kullanılabilmesi için karşı ülkelerde de istikrar ve güçlü bir irade gerekir. Irak ve İran’daki belirsizlikler sınır ticaretinde sürdürülebilirliği zorlaştırıyor.
Buna rağmen Hakkari’nin en büyük avantajı kış turizmi potansiyelidir. Bu alanda merkez olabilecek nadir şehirlerden biridir.
Eğitim alanında yapılan çalışmalar nelerdir?
Depreme dayanıksız okulları yıkıyor, aynı yerlerinde yenilerini inşa ediyoruz. Hakkari Eğitim Geliştirme Projesi’ni hayata geçirdik. 444 eğitim kurumu bu sürecin bir parçası.
“Sağlıkla Gelecek, Sporla Gelecek” projesiyle çocuklarımızı sporla ve kültürle buluşturuyoruz. 320 öğrenci ücretsiz etüt merkezlerinde üniversiteye hazırlanıyor. Bu gençler Hakkari’nin geleceğidir.
Ulaşım ve altyapı çalışmaları hangi aşamada?
Hakkari’nin iki ana ulaşım aksı bulunuyor: Hakkari–Çukurca–Van hattı ile Yüksekova–Şemdinli–Derecik hattı.
Hakkari Barajı nedeniyle 33 kilometrelik yol revizyonu gündeme geldi. Yukarıdan geçecek yeni güzergâh için projeler başlatıldı. Mevcut yol ise BSK standardında güçlendiriliyor.
Dört köprü deprem riskine karşı tamamen yenilendi. Tüneller, duble yollar ve viyadüklerle ulaşım konforu artırılıyor. 2026 yatırım programıyla Van–Yüksekova hattının tamamı duble yol olacak.
Deprem ve afetlere yönelik hazırlıklar neler?
54 arama kurtarma timi oluşturduk. 2 bin personel ve tüm ekipmanları hazır hâlde. Otluca’da eğitim merkezimizi kurduk.
Binlerce çadır ve konteyner stoklandı. UMKE ve AFAD depoları kuruluyor. Kentsel dönüşüm en önemli gündem maddemiz. Yapı stokunun yenilenmesi şart.
TOKİ tarafından yürütülen 368 konutluk proje tamamlanma aşamasında. Toplamda 1.800 konut tahsisi yapıldı.

Tekstil Kent ve madencilik çalışmaları ne durumda?
Tekstil Kent’te 3 bin metrekare kapalı alan tamamlandı. Tesis hazır, yatırımcı bekleniyor. Ancak tekstil sektöründeki küresel belirsizlikler yatırımcıları temkinli davranmaya yöneltiyor.
Madencilik ise Hakkari’nin geleceğinde önemli bir yer tutuyor. 21 sahada aktif üretim potansiyeli bulunuyor. Sürdürülebilir ve çevreyle uyumlu bir madencilik modeli hedefliyoruz.
Turizm altyapısı nasıl güçlendiriliyor?
Hakkari özel teşvik alanı ilan edildi. Kültür, doğa, dağcılık ve kış turizmi için master planlarımız hazır.
Zeynelbey Medresesi restore edildi. Mir Kalesi arkeo-park olarak projelendirildi. Çukurca Taş Evleri, kayak merkezi altyapısı ile Merga Bütan ve Yüksekova kış turizmi merkezleri geliştiriliyor.
Cilo-Sat Buzul Gölleri Milli Park ilan edildi. Bölge, doğaya zarar vermeden günübirlik tesislerle değerlendirilecek.
Son olarak Hakkari halkına mesajınız nedir?
Yeni yılın iyilik, güzellik ve hayır getirmesini diliyorum. İyilik konuşuldukça büyür; bir gülümseme bile iyiliği çoğaltır.
Birlikte güçlü oluruz. Birbirimize omuz vererek Hakkari’nin yarınlarını daha güçlü kılacağımıza inanıyorum. Tüm hemşehrilerimizin 2026 yılını tebrik ediyorum.
Üç aylara girdik, Ramazan’a doğru ilerliyoruz. Yeni yıllar ve yeni başlangıçlar, kendimizi gözden geçirmek için her zaman bir fırsattır. Kötülüklerden ve yanlışlardan uzaklaşıp iyiliği ve sevgiyi kucakladığımız, daha çok çalıştığımız, sorumluluklarımızın bilinciyle hareket ettiğimiz bir yılı hep birlikte geçirmeyi temenni ediyor, saygılarımı sunuyorum.





