Tunceli'de, ilkokuldayken öğretmeninin yönlendirmesiyle resim yapmaya başlayan Murat Ozan (42), doğal güzellikleri, yaban hayatı zenginliği ve endemik tür çeşitliliğiyle ön plana çıkan Munzur Vadisi Milli Parkı’ndan geçen Munzur Nehri kenarında özenle topladığı taşları tuval olarak kullanıyor.
İlkokuldayken öğretmeninin yönlendirmesiyle resim yapmaya başlayan Murat Ozan, geçen 30 senede yeteneğini geliştirip, sanat çalışmalarına ağırlık verdi. Zamanının çoğunu İnönü Mahallesi'ndeki evinin atölyesinde geçiren Ozan, günün belirli saatlerinde doğal güzellikleri, yaban hayatı zenginliği ve endemik tür çeşitliliğiyle ön plana çıkan Munzur Vadisi Milli Parkı’ndan geçen Munzur Nehri’nden elde ettiği taş parçalarını tuval olarak kullanmaya başladı. Seçtiği açık renkli ve parlak sal taşlarına Munzur Nehri, yaban keçisi, ters lale motifi, köy yaşantısı ve doğa manzaralarını resmeden Murat Ozan, eserlerini kent merkezindeki standında satışa sunuyor.
‘TAŞLARI BOYAMA FİKRİ KENDİLİĞİNDEN OLUŞTU’
Taşları tuval olarak kullanma fikrinin Munzur Nehri kenarında resim çizerken oluştuğunu belirten Ozan, “Çocukluğumdan beri resim yapıyorum, hep içimde vardı bu sanat aşkı. İlkokul ve liseden beri devam etti. İlerleyen zamanlarda tuvalin üstüne, kağıdın üstüne resim yapmaya başladım. Zamanla daha da ilerlemeye başladı. Çalışıp emek verdikçe insan daha da ileri gidiyor. Çalıştıkça daha ileri ve farklı şeyler keşfediyor. Bu keşiflerden bir tanesi de Munzur taşları oldu. Munzur taşlarını boyama kararı kendiliğinden oldu. Su kenarlarında doğayı resmederken, taşlara baktım nasıl olabileceğine kafa yordum. Deneme yanılma yoluyla birkaç tane resim yaptıktan sonra güzel bir şey olduğunu fark ettim ve halen bu taşlarla devam ediyorum. Munzur taşlarıyla devam ediyorum ama tuvale de resim yapmaya devam ediyorum. Munzur, bizim yöremizin değeri olduğu için ayrı bir güzellik katıyor. Munzur Vadisi'ne geldikten sonra her tarafta belirli taşlar yok. Bazı taşların resimsel özelliği taşıması gerekiyor. Her taşın zemin ve engebe farklı olduğu için her resmin bir taş üstünde ayrı bir konusu oluyor. Tablo gibi taş olması gerekiyor bu taşların, Munzur’da da bu taşları bulmak mümkün oluyor. Bazı yerlerde buluyorum ve Munzur manzaralarını, bu taşlara yansıtıyorum” dedi.
‘DOĞAYI TAŞLARA RESMETMEK AYRI BİR DUYGU’
İçinde bulunduğu ve gördüğü doğal güzellikleri taşlara resmetmenin ayrı bir duygu olduğunu ifade eden Murat Ozan, “Bazen Munzur kıyısına geldiğim zaman suya girmek zorunda kalıyorum. Bazı taşlar yani suyun içindeki taşlar daha parlak ve cilalanmış gibi oluyor bunları sudan çıkartmak zorunda kalıyorum. Sel geldiği zaman da bazı taşları anlık getirmiş oluyor. Bu yüzden o güzel taşları o anda bulmak gerekiyor. Taşları, Munzur suyunda bulduktan sonra o anda o doğayı taşlara resmetmek ayrı bir duygu, o ışığı ve gölgeyi vermek ayrı bir güzel. Detayları ise atölyemde çalışıyorum. Ama o doğada o taşı bulduktan hemen sonra çalışmak ayrı bir zevk, ayrı bir his oluyor. Yaptığım ürünleri Çarşı merkezindeki standımda sergiliyorum. Gurbette olan Dersimliler bunlara çok güzel rağbet gösteriyor. Ve hasret çeken insanlar bu taşları bulundukları ülkeye götürdükleri zaman onlar için daha farklı bir anlam kazanıyor. Bazen kendi yüklerinden ve eşyalarından feragat ederek, üstüne resmettiğim taşları kendilerinde götürüyorlar” diye konuştu.