HABER: İRFAN TEMEŞ - HAKKARİ İLSESİ GAZETESİ
Hakkari Valiliği, Hakkari Belediye Başkanlığı Kadın ve Aile Sosyal Hizmetleri Müdürlüğü ve Hakkari Aile ve Sosyal Politikalar Müdürlüğü’nün ortaklaşa düzenlediği “8 Mart Dünya Kadınlar Günü” kutlamaları kapsamında Atatürk Kültür Merkezi’nde bir program düzenlendi.
Düzenlenen programa Hakkari Valisi Cüneyit Orhan Toprak, eşi Dr. Funda Toprak, Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Balık, İl Emniyet Müdürü Süleyman Suvat Dilberoğlu, ASP İl Müdürü Salih Kaya, kurum müdürleri, kadın örgütleri temsilcileri ve çok sayıda kadın katıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan programda Vali Cüneyit Orhan Toprak, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nün tarihçesi, Türkiye’de kadının önemi ve yeri, kadına yönelik şiddet, kadın ve erkek eşitliği konuları hakkında konuştu.
Vali Toprak, kadın-erkek eşitliği konusunda dünyada sadece 25 ülkede kadın-erkek eşitliğinin sağlandığını belirterek şu ifadeleri kullandı; "25 tane ülkede kadın-erkek eşitliğinin sağlandığından bahsediliyor. Bütün ülkelerde kadın-erkek eşitliğinin tam manasıyla hayata geçirilebilmesi için yapılan hesaplamalarda daha 170 yıl gerekiyor. 170 sene sonra inşallah dünyada kadın-erkek eşitliği bütün ülkelerde oturmuş olur. Türkiye olarak çok iyi bir noktada değiliz. 144 ülke arasında yapılan araştırmada bizler 130, 133’üncü sıralardayız. Sondan 15’inci falan gözüküyor. İyi bir noktada değiliz. Niye iyi bir noktada olmadığımızı anlamak zor gerçekten. Çünkü dinimize baktığımız zaman kız çocukların diri diri gömüldüğü cahiliye döneminde her türlü kararın beraber alındığı, Peygamberimizin ifadesi ile “cennet annelerin ayakları altında” olduğu bu kadar kıymet verildiği, istişare edildiği ön plana çıktığı yine cumhuriyetimiz tarafından 5 Aralık 1934 tarihinde seçme ve seçilme hakkını bir çok batı ülkesinden 15-20 yıl önce gündeme geldiği bir ülkede nasıl oluyor da bu duruma düşüyoruz bunu gerçekten çok ciddi manada düşünmemiz gerekiyor. Şimdi çok ileride gördüğümüz Avrupa’da orta çağ dönemlerinde o zamanki din adamları ciddi ciddi kadınlar insan mı değil mi diye yıllarca 100-150 sene bunu tartışmışlar. Adamlar bu seviyede iken şuan da maalesef bizleri geçmiş oldular. Halbuki bizim geleneğimiz, kültürümüz,dinimiz, cumhuriyetimizin temel ilkeleri bu işin böyle olmaması gerektiriyor. Erkek kadın demeden hepimizin bunu ciddi ciddi düşünmemiz gerekiyor.” dedi.
Vali Toprak, kadınlara yönelik skandal sözlerle gündeme gelen ilahiyatçılara tepki gösterdi. Toprak, kendini ilahiyatçı olarak tanıtan bazı adamların din adına, kendi adına, gelenek adına, kadınlara şiddetle ilgili akla ziyan sözler sarf ettiklerini ifade ederek sözlerini şöyle sürdürdü; "Sayın Diyanet İşleri Başkanımız bugün güzel bir açıklama yaptı. Böyle bir şiddetin, kadına kötü muamelenin kesinlikle yeri olmadığına dair çok aydınlatıcı açıklamalar yaptı. Sayın Cumhurbaşkanımız da tavır koydu bu saçma sapan laflara. Onun için öncelikle bu birbirine karşı saldırgan, hoşgörüsüz, tahammülsüz, limitleri çok düşük olduğu davranış kalıplarından çıkmamız gerekiyor. Bunu hem erkeklere hem de kadınlara iki tarafa da söylüyorum. İki tarafında gerek evlilik hayatında, gerek anne, baba, kardeş ilişkilerinde birbirlerine daha hoşgörülü davranması gerekiyor. Hepimiz insanız birbirimize insan gibi davrandığımız zaman zaten konu çözülüyor. Kadına gelenek, görenekler, kendini bilmez hocaların belki yanlış yönlendirmeleri, geride kalmaları, fiziksel eksiklikleri dolaysıyla biraz daha pozitif ayrıcalık gerekebilir. İki tarafta yuva kurmadan, çocuk sahibi olmadan, hayatı beraber paylaşmadan tutun her yönden birbirini tamamlayan bir kitlenin iki parçası. Neşat Ertaş’ın "Kadın insandır, erkek insanoğludur" sözüne de katılmıyorum. Bunlar ayrıştırıcı ya düzeltelim derken bence daha kötü yere götüren mevzular. Atatürk çok güzel söylemiş "Erkekle kadın bir parçanın ortak eşit bölümleridir, bunlar berabere yükselir". Beraber yükselmek içinde yine Atatürk’ün ifade ettiği gibi "Kadınlarımızın da eğitimde, fende, ilimde, sanatta, her yönde erkeklerle beraber hayatın uzaması gerekiyor". Cumhuriyetimizin kurulduğunda bugüne kadar gerçekten devletimiz kadının hiçbir zaman geride kalmaması için hayatın her alanında siyasette, ilim, sanat, kültür, eğitim, devlet kurumlarındaki vazifeler her zaman önde ve görünür olması için örneğini verdiğini seçme ve seçilme hakkında verdiğim gibi 1934’te bu niyetle yola çıkmış bir devletimiz Cumhuriyetimiz var. Bunun sonucunda da baktığımızda göğsümüzü gere gere dünya çapında profesörlerimizin, hukukçularımızın olduğu kadınlarda görüyoruz. Yeterli mi değil, daha fazla olması lazım."
Kadına şiddet, erken yaşta evlendirme, taciz, istismar, dışlama bunların hepsinin altında veya çözüm olarak duran bir şeyin olduğunu bunun da iyi ahlak sahibi olmak olduğunu belirten Vali Toprak, "İyi ahlak sahibi bir insan kadın içinde erkek içinde ne eşine kötü davranır, ne çocuğuna dayak atar, ne eşini herhangi bir şeye zorlar. Bunlar zaten ahlak kavramının içinde var. Ki bunu dinimiz 1.400 seneden evvel söylemiş. Evrensel değerlerde bunu doğruluyor. Ben bu vesileyle burada bulunan bütün kadınlarımıza erkelerimize gerçek anlamda evrensel ahlakla donanmış bunun bilincinde olan insanlar yetiştirmelerini rica ediyorum. Karşılıksız sevmenin, fedakârlığın, koşturmanın, evlatları için kendini parçalamanın abidesi olan siz çok kıymetli kadınlarımızın 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutluyorum, hepinizi Allah’a emanet ediyorum." şeklinde konuştu.
Program 8 Mart’ta sokağın nabzı adlı slayt gösterimi, “Doğumdan ölüme, yaşamda kadın olmak” adlı skeç, “Yaşamda kadın” adlı slayt gösterimi, Erbane Topluluğunun müzik ziyafetinin ardından sahneye davet edilen Vali Cüneyit Orhan Toprak’ın eşi Dr. Funda Toprak, 11 çocuğuna bakan ve yılın kadını ödülüne layık görülen şehit eşi Zerife Altınkumda’ya Cumhuriyet altını takdim edildi.
