HAKKARİ (AA) -  Zengin bitki örtüsü, endemik türler ve biyolojik çeşitliliği ile öne çıkan Hakkari'nin yüksek rakımlı bölgelerinde yürütülen çalışmalarda 3 yılda tespit edilen 24 yeni çekirge türü kayıt altına alındı

Hakkari Üniversitesi'nin kentteki bitki ve canlı türlerinin ortaya çıkarılması amacıyla uyguladığı "Hakkari ili Orthoptera Faunasının Tespiti Projesi" kapsamındaki çalışmalar devam ediyor.

Üniversite bünyesinde bulunan Biyolojik Çeşitlilik Araştırma ve Uygulama Merkezinde görevli Biyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mehmet Sait Taylan, yüksek rakımlı bölgelerde yürüttüğü 3 yıllık araştırmalarda 69 çekirge türü tespit etti.

Bunlardan 24'ünün kent için yeni tür olduğunu belirleyen Taylan'ın yürüttüğü çalışmayla ilgili hazırladığı makale, hayvan sınıflandırılması üzerine bilimsel yayın yapan uluslararası hakemli Zootaxa Dergisinde yayımlandı.

Taylan, AA muhabirine, kentte biyoçeşitliliğin araştırılması amacıyla Rektör Prof. Dr. Ömer Pakiş'in desteğiyle Biyolojik Çeşitlilik Araştırma ve Uygulama Merkezi'nin kurulduğunu söyledi.

Bu kapsamda çalışma yürüten alanında uzman öğretim üyelerinin projelerinden sonuçlar almaya başladıklarını belirten Taylan, "Daha önce hem sürüngenler hem çekirgeler hem de böğlerle ilgili yeni türler tanımlandı. Akrepler, kuşlar, bitkiler ve mantarlarla ilgili çalışma ve projeler de devam ediyor. Son dönemde Hakkari'de bulunan Orthoptera faunası üzerine çalışma yaptık. Bunlar kaç türdür, nerelerde yayılış göstermektedir, tarım alanlarına zararlarının olup olmadığını inceledik. Yaptığımız araştırma sonucunda 69 tür bulduk ve bunların 24'ü Hakkari için yeni kayıt." ifadelerini kullandı.

- Endemik türlerin korunarak gelecek kuşaklara bırakılması hedefleniyor

Taylan, "Uvarovistia" cinsine ait "zebra" ve "Satunini" türleri ile "Bradyporus latipes" türünün Durankaya beldesi, Bağışlı, Üzümcü, Kırıkdağ, Bay köyleri ve civar köylerde özellikle mayıs, temmuz ayları arasında tarımsal alanlarda ciddi hasara neden olduğunu tespit ettiklerini aktardı.

Bu türlerin neden olduğu zararın engellenmesi için mayıs ayından itibaren zirai mücadele yapılması gerektiğine işaret eden Taylan, şunları söyledi:

"Hakkari'nin yüksek dağ silsilelerine sahip olduğu, çok farklı ekosistem ve habitat tiplerini içerdiği ve uzun süre buralarda biyolojik çeşitliliğe yönelik araştırmanın yapılmadığı, literatürden bilinmekteydi. Bu yıldan itibaren yaptığımız çalışmalar, Hakkari'de hala incelenmesi gereken birçok bakir alanın olduğunu ortaya koydu. Aynı şekilde özellikle endemik türlerin çok olduğu ve korunması gerektiği hasıl oldu. Yeni türleri, kayıtları bulmak yeterli değil. Bunları koruyarak gelecek kuşaklara en doğal haliyle nasıl bırakırız, asıl derdimiz bu. Bu bağlamda Hakkari Valiliği, Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürlüğümüz ile üniversitemizin iş birliği ve çabalarıyla bu çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Endemik türlerin oranının yüksek olmasının nedeni özellikle soğuğu tercih eden formların yükseklerde izole kalması. Buralarda yaptığımız çalışmalarda bunu tespit ettik."

Editör: Haber Merkezi